Çene ve Yüz kırığı tedavisinde öncelikle bölgeye bakmamız gerekmektedir. İlk önce hangi bölgede kırık oluştuğu veya parçalı bir kırık mı olduğu değerlendirilmelidir. Bazı durumlarda çenenin ve dişlerin kapanışının bozulmadığı durumlarda hiçbir müdahalede bulunmadan dokunun kendi kendini tamir etmesi için bekleyebiliyoruz. Fakat doku birbirinden ayrıldıysa; hasta ağzını kapattığında çene bir tarafa doğru kaymışsa o zaman sorunun hangi bölgede olduğuna dair bir çalışma yapılmaktadır. Sorunun ön, alt, üst bölgelerde olmasına göre farklı tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Kırığın nerede olduğunun yanında nasıl bir kırık olduğu da son derece önemlidir. Eğer sorun çevre dokuları ilgilendiriyorsa Plastik Cerrahi birimiyle işbirliği içinde çalışıyoruz. Daha sonra vidalama sistemiyle bunları sabitledikten sonra genellikle hastanın dişlerini de sabitlemekteyiz. Ve hastamızın yaklaşık altı hafta kadar o bölgeyi o şekilde kullanması gerekmektedir.
Çene ve yüz kemikleri travma sonrası, düşme sonrası, kaza sonrası, darp ile, ya da tümör vakalarının çeneyi ilgilendiren dokuları etkilediği zaman ortaya çıkmaktadır. Bu tür durumlarda bazen çene kemiğinin tamamın çıkarılması gerekmektedir. Bu durumlarda vücudun başka yerinden kemik dokusu alıp bu dokuyu çene kemiği gibi taklit edip vidalamamız gerekmektedir. Bu tedaviler çene bölgesindeki en zor tedavilerden birisidir. Ameliyat süreleri oldukça uzun sürmektedir. Çünkü bu bölgedeki bir hasar çevresindeki dokuları da etkilemektedir.
Bu süreçte hasta beslenmesine pipetle devam etmektedir. Bu yüzden de bu dönemde aşırı kilo kaybı ile karşılaşılabilir. Hastanın bu süreçte uyması gereken birçok kural bulunmaktadır. Bunlar; doktor tarafından önerilen ilaçların düzenli bir şekilde kullanılması, ağız hijyenin sağlanması, doktorunuz aksini söyleyene kadar bölgedeki bandajların çıkarılmaması ve benzeri olarak sayılabilir. Ayrıca hasta düzenli olarak doktor kontrolüne gitmelidir.
Çene, yüz kırıkları ilk bakışta çok dramatik bir görünüm sergileyebilirler ancak uzmanının tedavisi ile son derece başarılı sonuçlar verirler. Ameliyat da risk almaktan oldukça kaçınılması gerekmektedir. Bunun sebebi kişinin günlük hayatında yeniden travma yaşamasını engellemektir. Örneğin; kırık vakalarında kırık tek plakla değil de çift plakla tutturulmalıdır. Böylece kişi günlük hayatında bir sorun yaşadığında müdahale edilmesi daha kolay bir hale gelebilir.